Basın İş Kanunu'nda Kıdem Tazminatı
5953 sayılı Basın Mesleğinde Çalışanlarla Çalıştıranlar Arasındaki Münasebetlerin Tazmini Hakkında Kanunu gazetecilerin çalışma koşullarını belirleyen özel bir kanun olarak düzenlenmiştir. Bu kanunda kıdem tazminatına ilişkin hükümler 4857 sayılı İş Kanunu’ndan farklı bir rejime tabi olup, gazetecilere bazı ek haklar sağlamaktadır.
Yargıtay’ın basın mensubu (gazeteci) olarak varsayılan alanlarını belirtmek gerekmektedir. Kanun koyucu tarafından 5953 sayılı kanun; “…bu kanunun şümulüne giren fikir ve sanat işlerinde ücret karşılığı çalışanlara gazeteci denir…” hükmünü amirdir. Buradan hareketle gazetecilik mesleğinin yerine getirilmesinde ilişkili ve doğrudan doğruya çalışma olgusunun varlığı, işçinin gazeteci olarak kabul edilmesi için yeterli görülmüştür. Yazar, muhabir, editör, redaktör, düzeltmen, çevirmen, sayfa sekreteri, fotoğrafçı, kameraman (stüdyo kameramanı, haber kameramanı), ressam, karikatürist vb. çalışanların, bu meslekle doğrudan doğruya ilgili oldukları hasebiyle gazeteci olarak değerlendirileceği kabul edilmektedir. Buna karşılık gazeteciler ile aynı tür işyerlerinde teknik sorumlu, şoför, sekreter, muhasebe elemanı, satış, pazarlama vb. işlerde çalışanların ise söz konusu Kanuna tabi gazeteci olarak değerlendirilmeleri olanaklı görünmemektedir. (Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2020/3540 Esas 2023/5996 Karar) 5953 sayılı kanunun kanun koyucu tarafından (2023 öncesi) yasalaştırıldığı hali ile basın mensubunun kıdem tazminatına hak kazanabilme koşulunu 5 yıllık meslekte bulunma şartına tabi tutmuştur. Burada belirtilen 5 yıllık süre şartı, işçinin aynı iş yerindeki çalışma süresi değil, gazetecinin, gazetecilik mesleğindeki 5 yıllık süresini ifade etmektedir.
Gazetecinin kıdem tazminatına hak kazanabilmesi için ilgili kanun uyarınca bazı şartların sağlanmış olması gerekmektedir. İşveren tarafından işçinin geçerli bir neden olmaksızın feshedilmesi, gazetecinin haklı sebep doğrultusunda işten ayrılması yahut iş akdini feshetmesi, gazetecinin emekliliğe ayrılması, gazetecinin vefatı, askerlik durumu, son olarak kadın gazeteciler için evlilik birliğinin kurulması hallerinde kıdem tazminatına hak kazanılabilecektir. Bunun yanında 5393 sayılı kanuna bağlı olarak iş akdi bulunan işçilerin meslekte 5 yıllık süreyi doldurmuş olmaları halinde kıdem tazminatına hak kazanacakları düzenlenmiş idi. Ne var ki Anayasa Mahkemesi’nin 2023 yılında önüne gelen bir uyuşmazlıkta verdiği kararda, var olan kanun maddesinin işçi aleyhine olduğu, 5 yıllık sürenin işçi ile işveren arasındaki ilişkiden ibaret olduğundan bahisle 5953 sayılı kanunun “…Akdin işveren tarafından feshi ve kıdem tazminatı…” başlıklı 6. maddesinin iptaline karar vermiştir. (Anayasa Mahkemesinin 4/5/2023 Tarihli ve Esas 2021/62, Karar 2023/89 Sayılı Kararı) Aynı kararda iptal edilen kuralla 5953 sayılı kanuna tabi çalışan gazeteciler ile diğer kanunlara tabi çalışan işçiler arasında bir farklılığın yaratıldığının anlaşıldığı, itiraz konusu kuralla gazeteciler aleyhine kıdem süresinin beş yıl olarak belirlenmesi suretiyle genel olarak işçiler için öngörülen süreden daha uzun bir süre belirlenmesinin nesnel ve makul nedene dayandığının söylenemeyeceği, kuralın basın işçileri aleyhine açık bir dengesizlik oluşturarak aşırı bir külfete neden olduğu ve dolayısıyla farklı muamelenin ölçüsüz olduğu ve kuralın mülkiyet hakkı bağlamında eşitlik ilkesine aykırı olduğu sonucuna ulaşıldığı belirtilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin iptal kararından sonra anılan kanunun iptal edilen maddesindeki 5 yıl süreli kıdem şartı artık gazetecilerin kıdem tazminatı şartlarında dikkate alınmayacak, koşulların sağlanması halinde gazeteciler bu süreye bağlı olmaksızın kıdem tazminatı talep edebileceklerdir.
Av. S. Ege Gül